10044,43%-7,02
38,11% 4,08
41,64% 3,94
3728,03% 4,15
5927,65% 3,16
Emek Partisi Ordu İl Başkanı Yasin Uzun, "Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının hukuksuzca iptal edilmesi ve gözaltına alınması, seçme ve seçilme hakkına darbe vurmak; bütün yurttaşların seçim hakkını gasp etmek demektir." diyerek tepki gösterdi.
İtiraz ediyoruz!
Emek Partisi Ordu İl Başkanı Yasin Uzun, açıklamasında, "İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu’nun, Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan Ekrem İmamoğlu’nun diplomasını iptal etme kararı, ardından Ekrem İmamoğlu ve ilçe belediye başkanlarının, yüzlerce kişinin gözaltına alınması tek adam iktidarının kurumlara baskı yaparak gerçekleştirdiği son ve vahim örneklerden biri olmuştur." diyerek diğer demokratik haklarını yok edilmesine dikkat çekti.
Her kesime saldırı var
Uzun, devam ederek, "Bu diploma iptali ve Ekrem İmamoğlu ve ilçe belediye başkanları, gazeteci İsmail Saymaz'ın da olduğu yüzlerce insanın gözaltına alınması yalnızca gözaltına alınanlara değil halkın demokratik haklarına bir saldırı anlamına gelmektedir." dedi.
Siyasetçilerin, gazetecilerin, sendikacıların tutuklandığı; baroların kuşatıldığı, grevlerin yasaklandığı, belediyelere kayyumların atandığı bu dönemde; tek adam iktidarı, Cumhurbaşkanlığı makamına kendisinden başka kimsenin erişmemesi için her geçen gün cüretinin sınırlarını genişletmektedir. Öyle ki artık hak gasplarının ve maddi-manevi kazanımlara el koymanın tek ölçüsü, iktidarın konforu ve bekası olmuştur." dedi.
Birlikte mücadele zamanı
Saldırılara karşı emek ve demokrasi güçlerinin birlikteliğinin önemine dikkat çeken Uzun, " Bu nedenle Türkiye, bir usulsüzlükler ve kanunsuzluklar cumhuriyetine dönüştürülmüş; yurttaşların haksızlık karşısında başvurabileceği merciler işlevsiz hale getirilmiş; diploma iptali ve gözaltılarda olduğu gibi yetkisiz kurumlar, özel emirlerle yetkilendirilmiştir.
Bu durum, tüm yurttaşların güvenliğini, bugününü ve geleceğini tehdit etmektedir. Söz söyleme, fikir beyan etme, hak arama ve hakkını kullanma süreçleri iktidarın keyfi kararlarına bırakılmıştır.
Bu keyfi düzene karşı birleşmekten, mücadele etmekten başka yol yoktur. İktidarın çok yönlü gasplarına sessiz kalınamaz. Baskılara, kazanılmış bir diplomaya el konulmasına, gözaltılara, seçme ve seçilme hakkının çiğnenmesine, uydurma yetkilere ve en önemlisi, bağımlı yargının bir araç olarak kullanılmasına karşıyız. Ve karşı çıkmaya devam edeceğiz.
Tüm emekçileri, bu adaletsizlik karşısında tek ses olmaya çağırıyoruz!" dedi.
ÜNYE MEDYA